Ergenlik Dönemindeki Bir Gencin Ebeveyni Olmak

Ergenlik Dönemindeki Bir Gencin Ebeveyni Olmak

Çocuk gelişiminde her dönemin bambaşka zorlukları, sorumlulukları ve gereklilikleri vardır. Genellikle ailelerin en çok sıkıntı çektiği ve çaresiz kaldığı dönem “ergenlik dönemi” olarak bilinir. Ergenlik dönemiyle ilgili verilen tavsiyeler genellikle ergenin perspektifinden bakar. Fakat bu dönemde aslında anne ve babalar da oldukça zorlanabilmekte ve çaresiz kalabilmektedir.

Ergenlik döneminin temel olarak getirdiği belirli zorluklar bulunmaktadır:  aileye mesafe alma, yalnızlaşma, içe dönüklük, aileyle çatışma ve riskli davranışlara yönelme gibi.  Teknoloji ve hız çağına uyumlu olarak da sabırsız, memnun olmakta zorlanan ve akıllı cihazlarla fazlasıyla meşgul olan genç bir nesille karşı karşıyayız aslında.

 Ebeveynler açısından bakıldığında ise, doğduğu andan itibaren sevgi gösterilen, ilgilenilen ve ailesine koşulsuz bağlı olan çocukları yerine ebeveynlerini beğenmeyen, dinlemeyen, sık sık çatışmaya giren, iletişimden kaçınan ve aile ortamından her fırsatta uzaklaşmaya çalışan bir genç gelmekte. Bu aşamada anne ve babaların, adeta çocuklarının “ellerinden kayıp gittiğini” düşünüp dirençleri kırılabilmektedir. Çocuklarının bundan sonra böyle olacağından, aralarındaki bağın zayıflayacağından veya kendilerini riskli durumlara sokacağından endişe duyabilirler.

  • Sağlıklı bir ergenlik dönemi için ilk önce, ergenlik dönemine kadarki gelişim dönemlerinin sağlıklı geçmiş olması çok önemlidir. Yani anne ve babanın çocuklarıyla sağlam bir diyalog ve iletişim geliştirmiş olmaları çok kritiktir. 
  • Ebeveynlerin halihazırda kendi limitlerinin ve zaaflarının farkında olması ve kendilerini dirençli hale getirmesi oldukça önem taşımaktadır. Yani çocuklarıyla olan diyaloğun gerilmemesi adına anne ve babaların  kendi ruh sağlıklarını sağlam tutmaları gereklidir.  Özellikle dirençleri kırıldığında ya da stresli zamanlarında, olumsuz duygulanımlarını çocuklarına aktarmaktan ziyade sosyal destek almaları ve kendilerini deşarj edebilecekleri alanlar oluşturmaları önemlidir. Çünkü ebeveynler yetişkin olarak sağlıklı düşünüp, sağlam durduklarında, çocuklarını da doğru bir şekilde yönlendirebilirler.  Bu açıdan daha  sabırlı, daha az yargılayıcı, hem limit koyabilen hem de çocuklarına bağımsız bir alan sağlayabilen, onların deşarj olabilmesine olanak tanıyan bir noktada olmak ergenlik dönemindeki bir genç için iyi bir ebeveynlik modeli olacaktır.
  • Kimlik arayışında olan gencin kendi kişiliğini ortaya koyabildiği, kendini ifade edebildiği hobiler, spor alanları ve sağlıklı bir arkadaş ortamı edinebilmesi çok önemlidir. Bu alanların yaratılmasının, kendilerini toplum içinde ortaya koyabilmelerinin ne kadar kritik olduğunu anne ve babaların bilmesi ve bunu anlaması önemlidir.
  • Ergenlik sürecinde, bağımsız bir alan sağlama ile sınır koyabilme arasındaki dengeyi tutturmak çok önemlidir. Her ergen bağımsız olmak ister, fakat kural konulmaya ve sınırlandırılmaya da ihtiyaç duyar. Her ailenin belirlenmiş kuralları vardır. Esnemeyen kurallarda tutarlı olmak, ancak kendini bulmak için çabalayan bir gence de alan açmak gerekir.
  • Çocukların riskli davranışlarda bulunmasından korkan ailelerin çocuklarını elbette ki hayatındaki süreçleri takip etmesi önemlidir. Fakat çocukların özeline müdahale etmeden, sağlam iletişim kanalları kurarak, genci anlayıp, onun ilgi alanlarına ve kimliğine saygı göstererek diyalog kurması önemlidir. 

Ergenlik dönemindeki gençler, her ne kadar ailelerinden uzaklaşmak ister gibi gözükse de, arkalarında  sağlam duran, onu her koşulda desteklediğini bildiği ebeveynlere ihtiyaç duyar. 

Çocuklarını bu yeni dönemde zaman zaman “tanıyamasalar da”, çocuklarına güven duymaları (bunu hissettirmeleri);  güçlü ve sağlam ilişkiler kurmaları ve her şeyden önce kimlik inşaa etmesine destek ve yardımcı olarak, yetişkin olmaya çalışan çocuklarına “saygı” duymaları onlara çok iyi gelecektir. 

 

 

Bir yanıt yazın